2 Aralık 2011 Cuma

Chanel No.5



Chanel No.5 Efsanesi

Her zaman söylediğim gibi parfümler sadece kokulu sular değildir. Onlar kimi zaman bir arzu nesnesi, kimi zaman bir kadının yada erkeğin en etkili silahlarından birisi, kimi zaman da bizi mutlu eden bir arkdadaş. Kokuların sihirli dünyası kuşkusuz çok derin ve gizemli.

Bir parfümü neden severiz? Yada neden nefret ederiz? Bir kişinin ayılıp bayıldığı bir parfüm bizde neden aynı etkiyi göstermez. İnsan ruhundaki böylesi büyük uçurumların araştırmasını psikologlar mutlaka yapıyorlardır. Koku severler olarak bizi ilgilendiren kısıma gelecek olursak.

Bugün internette rastladığım (inanın nerede olduğunu not etmemişim) bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Gelmiş geçmiş en arzulanan kadın parfümlerinden olan Chanel - No.5 hakkında gayet ilgi çekici bir makele. On yıllar geçmiş olmasına rağmen hala dünyanın en çok satan kadın parfümlerinden birisi. Hiç dokunmadan aynen veriyorum:

Parfümlerin ana kraliçesi olarak tanımlanan efsane Chanel No5, tam 90 yaşına bastı. Gabrielle “Coco” Chanel’in, üç ay boyunca sürekli burnuna enfiye gibi çekerek seçtiği taklit edilemez, kadınları sürmekten, erkekleri koklamaktan usandırmayan Chanel No 5, aslında bir formül hatasıydı. ‘Coco’ Chanel, 1921 yılında klasik olmayan, sadece gül kokusundan esinlenmeyen, sürdükçe sevgilisi Dimitri Pavlovich’in mest olmasını sağlayacak, bağımlılık yaratacak, tüm gün boyunca tenden uçmayan bir parfüm yaratmak için Rus Çariçesi Alexandra’nın esansçısı Ernest Beaux’yu Paris’e getirtti.

Laboratuvara kapanan Beaux, formül üzerine formül çalışması yaptı ama klasik gül kokusu yine ağır basıyordu. Yaklaşık 20 kadar karışım denedi. Sonunda, doğal esanslara sentetik karıştırmayı aklına koydu. Bu fikre Coco da onay verdi.

O zamana kadar saygın hanımefendiler saf ve doğal esanslar kullanırdı. Parfüme kalıcılık sağlayan ve ağırlaştıran sentetiklerin katıldığı parfümleri fahişeler, dansçılar kullanırdı.

Beaux karışıma, alhedit yani alkolleri oksitlendiren veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu sıvıyı kattı. Yasemin esansı dozunu yükseltti, sandal ağacı esansını yoğunlaştırdı. Aslında koku hayli ağır olmuştu. Fakat Coco her laboratuvara girdiğinde yeni parfüme hayranlığını gizleyemiyordu. Bu, beşinci şişedekiydi. Coco’nun beğendiği parfüm aslında bir hatanın sonucuydu. Laboratuvar asistanlarından biri kazara önerilenin çok üstünde sentetik eklemişti. Doğal ürünlerle sentetikler bir araya gelince kusursuz bir koku yaratılabiliyordu ve kimya, esans sanayine böylece ön kapıdan girmiş oluyor ve bir devrim yaşanıyordu.

KUSURSUZ HATA

Esansçı bir ara yaptığı formül hatasından dolayı parfümün adının “Kusursuz Hata” olmasını bile önerdi. Oysa Coco bırakın adını, şişesini bile çoktan dizayn etmişti. Asla taklit edilemeyecekti ve yaşayan her kadının en az bir kere sürdüğü, her erkeğin en az bir kere sevgilisinde kokladığı bir parfüm olacaktı.


Coco, sevgilinin koynuna girerken Chanel No5’in vücudun nerelerine sürüleceğinin tarifini bile veriyordu. Kulak arkasına, boyna, el bileklerine, avuç içine, ayak bileklerine ve en önemlisi göbek deliğine. Bu tarif erkekleri kudurtuyordu Coco’ya göre.

Chanel No5’in modası asla geçmeyecekti. Böyle istiyordu, böyle umuyordu. Parfüm 1921 yılının beşinci ayının beşinci günü tanıtılıp piyasaya sürüldü. Coco’nun 5 sayısına karşı çocukluğundan gelen bir saplantısı vardı. Defile tarihlerini de böyle belirlerdi. Ondan sonra Chanel Modaevi her yeni ürününü 5 Mayıs’ta yani yılın beşinci ayının beşinde yapmaya başladı.

Coco Chanel’in en büyük şansı, bir Diva’ya rastlantı sonucu sorulan bir soruydu. Verdiği cevap, parfümü gerçekten ölümsüzleştirdi.

MARILYN GECE YATARKEN NE GİYER

1950’li yıllarda Marilyn Monroe efsanesi zirvedeydi. Hemen hemen her dergiye nefes kesen vücuduyla kapak olan sarışın yıldıza, bir röportaj sırasında gece yatarken ne giydiği soruldu. O tarihlerde moda olan, “babydoll” denen kısa geceliklerdi. Acaba Monroe yatarken babydoll giyiyor muydu? Güzel kadın öyle bir yanıt verdi ki, Chanel No5 Marilyn Monroe ile özdeşleşti: “Ben babydoll filan giymem. Hatta hiçbir şey giymem. Vücuduma sadece iki damla Chanel No5 sürerim o kadar.”


Coco için bundan daha güzel ve çarpıcı bir reklam olamazdı. Marilyn Monroe’nun kullandığı Chanel No5 şişesi bugün New York “MOMA” (Modern Sanat Galerisi)’da sergilenmekte. Monroe ölene kadar bu parfümün gölge tanıtım yüzü oldu. Bu arada büyük ressam ve Pop Art akımının öncüsü Andy Warhol de seri halinde Chanel No5 dev poster tasarımlarıyla parfümün ününe ün kattı. Gay’lerin Chanel No5 kullanmasını sağladı.

Lauren Hutton, Catherine Deneuve, Carole Bouquet, Nicole Kidman, Audrey Tautou, Celine Dion, Eva Mendes, Jessica Alba, Kate Moss gibi isimler Chanel No 5’i günümüze kadar sırtlayan kadınlar oldu. Tarih yaratan, tenzilatlı satışlarla tanışmayan, 90 yıldır taklit edilemeyen parfüm için Chanel Modaevi daha şimdiden 2021’deki yüzüncü yılı kutlamalarının hazırlıklarına başladı.